Beşerler, toplumsal medyada 140/280 karakter okumaya alıştırıldı.
Böylece… Oblomovluk/tembellik şuurlu trajediye dönüştürüldü; az cümleyle her şeyin farkında olma hali! Özünde bu, derin gaflet uykusu yaratıyor…
-Türkiye güvenliği için Suriye‘ye askeri operasyon yapıyor, bir küme ayağa kalkıyor!
-Türkiye güvenliği için Irak‘a askeri operasyon yapıyor, bir küme ayağa kalkıyor!
-Türkiye güvenliği için terör örgütüne dayanak veren ülkeleri ifşa edip NATO’ya alınmasına karşı çıkıyor, bir küme ayağa kalkıyor!
Bu küme için “na to marmari, na to kefali” diyebilir miyiz? İşte bu mermer, işte bu kafa! Güç anlıyorlar zira.
O halde biz de sıklıkla NATO ikiyüzlülüğünü yazmayı sürdürmeliyiz. Başlayabilirim:
Soğuk Savaş bitince dendi ki, “NATO’ya ne gerek var?”
NATO dedi ki:
-Savaş tarifini değiştirdik…
-Soğuk Savaş periyodunda hudutların korunması temeline dayalı askeri savunma anlayışı yerini, stratejik güvenlik yaklaşımına terk ettik.
Neydi bu?
-Devletlerin devletlere değil, terör örgütlerinin devletlere açtığı savaşa karşı uğraş edeceğiz…
-Böylece muhtemel risk ve tehlikeleri öncelikle tehdit biçimini almadan tespit edip, bunları ülke hudutlarına gelmeden engelleyeceğiz…
– Bu maksatla Ocak 1994’te Birleşik Ortak Vazife Kuvveti (Joint Combined Task Force-JCTF) tesis edilmesine karar verdik…
Pekala:
Terör örgütü PKK, üye ülke Türkiye’ye saldırırken NATO nerede? Kayıp! Bilakis silah başta olmak üzere her türlü yardımı yapıyor. Bilakis Türkiye’nin tehdidi ortadan kaldırmasına karşı çıkıyor.
Biz kör müyüz? ABD, 11 Eylül 2001’de terör taarruzları düzenleyen El Esas‘yi yok etmek için Afganistan’ı ve Irak’ı işgal etti. NATO’nun terörle uğraş yeni konsepti ABD’ye hücum olunca uygulanıyor, Türkiye’ye hücum olunca görmezden geliniyor! “Yuh” desek ayıp olur mu?
BAŞINIZI KARIŞTIRMAYIN
Sormak zorundayız:
-NATO, en güçlü üçüncü ordusuna sahip Türkiye’yi kaybetme kıymetine neden PKK’yı destekliyor?
Soğuk Savaş bitimiyle birlikte NATO’nun değişen yeni konseptine nazaran, uğraş edilecek örgütler ortasında PKK yok mu?
-“Tüm terör örgütleri” karşılığı aldatıcıdır. Teröristin eline verilen silahın gayesini bilmek kaide.
Yeni tehdit algısına nazaran NATO, neoliberalizmin güvenlik teşkilatı oldu!
Yani, NATO özünde artık ulus devletlerin düşmanı. Bu sebeple NATO, ulus devlet ile savaşan terör örgütlerine dayanak veriyor.
Bu sebeple, Atatürk‘ü/Kemalizmi gaye yaptı…
Bu sebeple, kumpaslarla Türk Ordusu‘nu yıprattı…
Bu sebeple, FETÖ‘ye kol kanat gerdi…
Bu sebeple, PKK açılımına takviye verdi…
Evet:
NATO konusunda başınızın karıştırılmasına müsaade vermeyiniz:
NATO salt askeri örgüt değil. NATO’nun kuruluş misyonu aşikâr; tehditleri öne sürerek kendisine bağlı üyelerin/ülkelerin siyasi rejimini de düzenlemek. “Özgürlük, demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü” üzere içini boşalttığı kavramları ileri sürerek üye ülkeleri “ABD imparatorluğuna” bağlamak! Bu sebeple… Fransa Cumhurbaşkanı De Gaulle, ABD’nin örgütteki güçlü rolünü ve İngiltere ile ortasındaki özel bağlantıyı protesto edip askeri kanattan çekildi.
ABD “patronluk taslamaktan” hiç vazgeçmedi. En son… Yeni güvenlik konsepti ile ülke sonlarını değil, neoliberalizm hudutları temel aldı. Büyük Ortadoğu Projesi/BOP bu maksatla ortaya atıldı…
MÜLTECİ SIKINTISI
Bizim entelijansiya/ aydınlar topluluğu, NATO’yu dar manada salt askeri tarafıyla ele alıyor. “Batı değerleri” dedikleri “ideolojik-siyasi güvenlik” arayışını yok sayıyor!
Ekonomik çerçevesini ihmal ediyor. Bilhassa Soğuk Savaş’tan sonra NATO’nun büsbütün global sermayenin askeri gücü haline dönüştüğü gerçeği nasıl görmezden geliniyor, anlamak sıkıntı.
NATO, emperyalizmin kılıcıdır. Rusya’ya/ Asya’ya hakikat genişlemek istemesinin nedeni budur.
-“NATO varlığı Batı’nın geleceği için hayati önemdedir” cümlesi neoliberal sömürü tertibinin sürmesi anlamındadır!
NATO artık “uluslararası örgütlerin”, “düşünce kuruluşları” “stratejik merkezlerin”, “savunma sanayi ve özel güvenlik şirketlerinin” güvenlik aktörüdür…
Bunların Türkiye’ye verdiği misyon/özel görev aşikardır. Örneğin: Dün sayıca büyük kara ordusuyla kelamda Sovyet tehdidine karşı savunma paktı ise, bugün global sermayenin şiddete dayalı yıkıcı sömürüsüyle ortaya çıkan milyonlarca mültecinin Batı’ya geçişini durduran savunma paktıdır!
Kaç gündür yazıyorum; NATO’nun gerçek yüzü 140/280 karakter okumakla anlaşılmaz…
Soner Yalçın